Zviad: Son zamanlarda, internette yeni bir terim ortaya çıktı. ÇİC-RF (Rusya Federasyonu içerisinde Çeçen İçkerya Cumhuriyeti). Siz Rusya’yla mevcut anlaşmalar karşılığında böyle bir gelişmeyi hiç düşündünüz mü?
Akhmed: Tabii ki hayır. Çeçen İçkerya Cumhuriyeti kendi anayasasını 1992 de oluşturdu. Bu anayasa açık bir şekilde Çeçenya’nın bağımsız ve egemen bir devlet olduğunu belirtmektedir. Anayasamız bize partnerlerimiz ile birlik kurma, üyelik veya ittifak kurma yetkilerini veriyor. Ancak, buna benzer hiçbir şey Rusya için düşünülmüyor. Hepsinden önce, Çeçenya bağımsız bir devlet olarak tanınmalıdır, sonrasında devlet adamları bu ülkenin stratejik müttefiklerini belirler.
Zviad: Bazı Çeçen web siteleri sizin Rus istihbaratıyla işbirliği yaptığınızı iddia ediyor. Ahyad Idigov ve Musa Taipov gibi şahıslar sizi açıkça FSB ajanı olmakla suçluyor. Çeçenleri sizin katıldığınız veya organize ettiğiniz kongreye gitmemeye çağırıyor. Buna ne diyorsunuz?
Akhmed: Musa Taipov, Alla Dudayeva ve Idigov’un kendilerine göre bir “arteli” var. Temelde, onlar devlet olmakla ilgili konuları şahsi anlamlar ile çözümlemeye çalışıyor. Ancak, bunun bu şekilde yapılmaması gerekiyor. Çeçen devletinin çalışmakta olan birimleri var. Bu birimler her şeyden bağımsız olarak çalışmaya devam edecek.
FSB ile bağlantılarımla ilgili olarak, şunu söyleyebilirim ki FSB ile gerçekten işbirliği yapan kişiler bu konuda daha fazla bilgi sahibi olmalı. Yine de, gerçeğin gösterdiği şey benim bu organizasyonun bir numaralı düşmanı olduğumdur. Dengesiz kişilerin kinayeleri hakkında yorumda bulunmak istemiyorum. Bu kişiler tek kelimeyle hasta ve kimse onların sözlerini kafaya takmamalı. Bu ideolojik veya politik bir mesele değil. Temelde bu bir sağlık sorunu ve ben bu konularda uzman değilim.
Zviad: Sayın Zakayev, Rus yetkililerin size Çeçenya devlet başkanlığını defalarca teklif ettiği doğru mu?
Akhmed: Evet, kesinlikle yaptılar. Bu 2001 Moskova toplantıları sırasında ve 2006’da gerçekleşti. Çok doğal olarak, ben doğrudan bu fikri reddettim. Çünkü kişilikleri değiştirmek durumu hiç değiştirmez. Hatta o zaman Kazantsev’e (Rus askeri yetkilisi) şöyle dedim: “elinizde Gantemirov, Zavgayev ve bir sürü taraf değiştiren kişi var. Daha ne istiyorsunuz? Sizin sadece daha fazla kişiye koruma sağlamanız gerekiyor. Eğer Mashadov veya Zakayev taraf değiştirirse hiçbir şey değişmez. Sadece iki kişi daha ihanet etmiş olur.”
Zviad: Ramzan Kadirov’un sizi defalarca vatana çağırdığı biliniyor. Size siyaset yapma fırsatı ve evinizde huzurlu bir yaşam verileceğini söyledi. Ancak, siz onu reddettikten sonra Avrupalı imtiyazların ve önemsiz paraların sizin için anavatandan daha önemli olduğunu söyledi. Her şeyi bırakıp vatanınıza dönmek hiç aklınıza geldi mi?
Akhmed: Benim Çeçenya’ya dönüşüm bir Çeçen’in vatana dönüşü olarak karşılanmaz. Bu, Çeçenlerin korkunç bir bedel ödediği bir davaya ihanet olarak görünür. 250 bin sivil öldü, 40 bini yaşları 10’dan bile küçük olabilen çocuklardı. Benim kendi halkıma, yoldaşlarıma ve arkadaşlarıma ihaneti aklıma bile getirmeye ahlaki olarak hakkım yok. Benim dönüşüm ihanet olurdu. Tabii ki, vatanıma dönmek istiyorum. Yine de, şunu çok iyi anlıyorum ki mevcut rejim ve siyasi gerçeklikler değişene kadar bu imkansız.
Zviad: Sn. Zakayev, Çeçenlerin ve Gürcülerin yüzyıllar önceye uzanan ilişkileri var. Ayrıca, bazı sorunların olduğu da sır değil. İşbirliğimizin geleceği nasıl olacak?
Akhmed: Biliyorsunuz, bu kolay bir mesele değil. Benim Gürcistan’la her zaman derin bir bağım oldu. Birinci savaş bittiğinde, Gürcistan ile 1992 Abhazya savaşındaki olaylar yüzünden zarar gören ilişkilerimizi onarmak üzere ilk adım atan kişiydim. Bu girişimimin başarılı olduğunu düşünüyorum, ve halklarımızı birbirine yaklaştırmaya çalışanların arasında olduğum için memnunum.
Ne yazık ki, ikinci savaş Çeçen ve Gürcü tarafı adına yapılmış pek çok hata ile sonuçlandı. Bugün, Gürcistan’ın kendi tercihini yaptığını söylemek mümkün. Kanunlara saygılı bir devlet oldu. Gürcistan kendisini Avrupa’ya ve medeni dünyaya entegre etti. Dahası, bence bu Gürcistan’ın son zamanlardaki başarılarının en büyüğü.
Zviad: Gürcistan’ı ziyaret etmeyi düşünüyor musunuz?
Akhmed: Ben normalde bir ülkeye resmi bir davet olmadan ziyaret yapmıyorum. Eğer bir davet veya etkinlik olursa Gürcistan’a kesinlikle gelirim. Gürcistan bana kendi evim gibi geliyor çünkü sadece bir dağ sırası onu Çeçenya’dan ayırıyor. Bu bakımdan, şunu da bilmelisiniz ki bu dağ sırası ülkelerimizi sadece birbirinden ayırmıyor fakat aynı zamanda bizi birleştiriyor.
Zviad: Çok teşekkürler.
Bu ropörtaj Gürcistan'daki "Kafkas 1" televizyonunda yayınlanmıştır.
Çeviri: Genderginoy Abrek Önlü
Comments
No comment