Vicdan İnsanın Pusulasıdır

Aklın içindeki akıl’ diyor Van Gogh vicdan için. Aklın üstündeki akıl. Rasyonaliteden anlamıyor. Strateji, hesap, plan nedir bilmiyor. İdeoloji, politika, kimlik, din, ırk, millet onun için kayda değer mefhumlar değil.
Onu kaybeden akıl insan olmaklığını yitirir. Aklını kaybeden vicdan ise çıldırır, şuurla! Vicdani şuurla. İnsanın şuuru, insan olmanın…
Öleceğini bilmekle yaşama sevinci arasında anlayabileceğimiz tek şey, insan olmanın ancak ve ancak şahit olmak olduğudur. Hiçbir şeye sahip olmadığını bilerek.. Ve ne yazık ki yaşadığımız günlerde kadim ‘kötü’, doğası gereği ‘acılarla’ hatırlatıyor bize şahitliğimizi…
Bugün 19 ocak 2016
Jandarma istihbarat görevlilerinin elleri cebinde kaçışını izlediği beyaz bereli tetikçinin sokak ortasında Hrant Dink’i katlettiği günden bu yana 9 yıl geçti.
Bugün 19 ocak 2016.
Rus albayın tecavüzüne uğrayan Çeçen kızı savunurken ölüm emri verilen insan hakları avukatı Stanislav Markelov’un, Moskova’da yaptığı basın toplantısı sonrası sokak ortasında katledildiği günden bu yana 7 yıl.
Bizler şahidiz: zulmeden, zulme imkan veren, onu görmezden gelen, ona sesini çıkarmayan, onu meşrulaştıran ve hatta haklılaştıran tüm kayıp vicdanlara,
Bizler şahidiz: sokağa boylu boyunca uzanan insanlığın ortak acısına,
Faşizmin sultanlığındaki ‘kutsal devlete’, ona inananlara, koruyanlara, onu kayıranlara şahidiz.
Ve sizler!
Sizden farklı düşünen, inanan, hissedenlerin aldığı nefesin düşmanları, şahit olun!
Yıllardır sesleri tükenene kadar sokakları inleten yüzbinler gibi,
Yıllar sonra vicdanı, insanlığın ruhunu kuşanarak çığlıkları büyütecek milyonlar gibi
Şimdi de ‘faşizme karşı birlikteyiz!’
19 Ocak 2016, saat 14:30’da, Agos önünde
“Hrant İçin Adalet İçin, Buradayız Ahparig!”

Kafkasya Forumu

Bir cevap yazın