Paul Goble

Staunton, Ekim 29 –  Türk polisi, terörist gruplarla bağlantısı olduğundan şüphelendiği Kuzey Kafkasyalı muhacirleri gözaltına almaya başladı. Diaspora mensupları ise gözaltların bitirilmesi ve ilgili kişilerin yaşamlarına saygı gösterilmesi talebini içeren bir imza kampanyasıyla hükümete başvurarak karşılık verdi.

Son 20 yılda pek çok Kuzey Kafkasyalı anavatanlarındaki Rus baskısı ve önceden yerleşmiş kayda değer muhacir topluluğunun bulunması nedeniyle Türkiye’ye kaçmak zorunda kaldı. (Ayrıntı için, Lowell Bezanis “Soviyet Muslim Emirges in the Republic of Turkey,” Central Asian Survey, 13:1(1994): 59-180)

Türkiye bu toplulukların gelişini engellerse bu durum muhacirlerin Batı Avrupa ülkelerine gitmelerine ya da gidilecek bir yer olmadığından topraklarında hakları için savaşmak zorunda kalmalarına ve bu da Kuzey Kafkasya’da şiddetin tırmanmasına sebep olacaktır.

Kavkaz Uzel haber ajansı bugün Türk makamlarınca içerisinde Çerkesler, Çeçenler ve diğer gruplardan insanların da bulunduğu Kuzey Kafkasyalı muhacirlerden onlarcasının gözaltına alındığını aktardı. Gözaltındakilerin içerisinde yetişkin erkeklerin yanı sıra, bazıları sonradan serbest bırakılan, kadınlar ve çocuklar da bulunmakta. (kavkaz-uzel.eu/articles/311739/).

Çeçen diaspora örgütü Kafkas-Der’den Ali Viskhadzihyev, gözaltındakilerin çoğunun Türkiye’de yasal ikamet statüsünün olduğunu ve herhangi bir suça bulaşmadıklarını belirtti. Gözaltına alınmalarına neden olan şüphenin radikal gruplarla bağlantı olması gözaltına alınanlar arasında korkuya neden oldu.

Birkaç gün önce muhacir topluluklar Internet’te Türk makamlarına dönük bir imza kampanyası başlatarak soydaşlarının iadesinin durdurulmasını ve serbest bırakılmalarını talep etti.

Bu çabalar sonucu 1500’den fazla imza toplandı ve aktivistler bu imzaları Türk makamlarına ilettiler. Çerkes-Fed’den Erol Karayel’in de bulunduğu bazı aktivistler yetkililerin meseleyle ilgilenecekleri ve sorunu çözecekleri konusunda söz verdiklerini söyledi.

Ancak bu durum Türkiye’deki Kuzey Kafkasyalıların kaygılarının giderilmesinde çok az etkili oldu. Muhacir grup içerisinden kendisini Tamerlan olarak tanıtan bir muhacir pek çok hususu belirttikten sonra sözlerini: “Evimden ayrıldığımda, Avrupa’ya giderek sığınma talebinde bulunmayı veya pek çok arkadaşımın gittiği Türkiye’ye gitmeyi seçebilirdim.” dedi

“Avrupa’da mülteci olabilmek için gereken tüm şartları taşımama rağmen Türkiye’yi seçtim. Dini vecibelerimi özgürce yerine getirebileceğim ve kızlarımın okulda başörtüsünü çıkarmadan okuyabileceği bir Müslüman ülkesinde yaşamak istedim. Şimdi, anlıyorum ki bu bir hataydı ancak bunu değiştirmek için herhangi bir şey yapamam.” şeklinde bitirdi.

Özgün Metin: http://windowoneurasia2.blogspot.com.tr/2017/10/turkey-begins-mass-detentions-of.html

Çeviri: KF