Genç Aktivistler Çerkesya'nın Kalbindeki Kremlin Statükosunu Çözüyor: "Özgürlük Rüzgarı Yaklaşıyor!"
Son altı ay içerisinde, tarihi Çerkesya’da meydana gelen olaylar zinciri, Kuzey Kafkasya’daki Çerkes bölgesindeki siyasi manzaranın dramatik bir şekilde değiştiğini gösteriyor. Çerkes halkının yaşadığı Kuzey Kafkasya Özerk Cumhuriyetleri’ndeki siyasi hareketlilik bundan böyle tarihsel kalıbına geri dönüyor: Bölgede geleneksel olarak var olan ve hala güncelliğini koruyan Rus yanlısı retoriğe rağmen, genç Çerkes aktivistlerin davranışları değişiyor.
Muhalefette konumlanan ve amacını bağımsız bir siyasi güç olarak hareket etme yönünde deklare eden Çerkes gençliğinin etkinlik ve insiyatifleri, bölgede tamamen yeni bir sosyal aktiviteyi temsil ediyor. Daha önce ise, Ruslar tarafından atanan otoritenin önderliğindeki geleneksel ve işlevsiz hiyerarşinin karar alma süreçlerini belirlediği ve Çerkes gençlerin de düzenlenen süreci uyguladığı bir döneme tanık olmuştuk.
4 Nisan akşamı, Regnum Haber ajansında "Çerkes aktivistleri ayrılıkçı olarak lanse etmek istiyorlar" başlıklı bir haber yer aldı. Makale, 4 Nisan günü Kabardey-Balkar’in başkenti Nalçik’te toplanan Çerkes Ulusal Forumu hakkındaydı ve haber geçtikten hemen bir saat sonra siteden kaldırıldı. Haberin sitede yer aldığı bir saat içerisinde bazı yerel forumlarca (ör: http://ww.elot.ru/forum/viewtopic.php) ve bunun yanında muhtelif internet sitelerince (ör: http://ww.caucasustimes.com/article.asp.) kopyalandı.
İki gün sonra ise oldukça redakte edilmiş bir şekilde haber tekrar regnum.ru’da yer aldı. Forum hakkındaki, resmi ya da yarı-resmi toplum temsilcilerinin ne hakkında konuştuklarının alıntıları ya da gözlemleri gibi en resmi bilgiler ise haberin redakte edilmiş versiyonunda dahi varlığını korudu. Bununla birlikte, 4 Nisan’daki foruma katılmak üzere “kenar mahallelerden” gelen bir grup gencin "güvenlik önlemleri" kapsamında, yerel polis tarafından forumun düzenlendiği binaya alınmadığını haber veren kısım ise çıkarıldı.
Yaklaşık 150 kadar genç Çerkes aktivist ise yılmadı ve caddede forumdan çıkacak kararları beklemeye başladı. Genç Çerkes aktivistler yerel gazetecilere, ulusun kaderi söz konusu iken karar alma sürecinin dışında bırakılmalarını asla tolere edemeyeceklerini bildirdiler ve eklediler: "Devlet tarafından yönlendirilen Adige Xase’nin yaşlı liderlerine güvenmiyoruz." Ve öğrenciler şunu ilan ettiler: "Kendi örgütümüzü kurmayı planlıyoruz, haklarımız için direneceğiz." (4 Nisan, Regnum.ru)
Öğrencilerin Adige Xase’nin kararını tolere edemeyeceklerini açıklamaları kayda değer bir gelişme ve bununla birlikte örgüte yabancı olan batılı analistler için not edilmelidir ki çok eski zamanlardan beri Adige Xase, Çerkes Halkı’nın geleneksel parlamentosu rolünü üstlenmiş ve Çerkes halkınca kendileri adına karar almakla yetkili kılınmıştı. Ayrıca, genç aktivistlerin takınmış oldukları tutum göstermektedir ki, Çerkesler içinde artan sayıda insan örgütün bağımsızlığını adeta yitirdiğini düşünüyor. Çoğu Adige Xase üyesinin Kremlin’le işbirliğine gittiğine ya da kimi durumlarda üyelerinin büyük bir kısmının aktif birer FSB çalışanı olduğuna inanılıyor.
Çerkes Ulusal Forumu’ndaki gelişmeler ile ilgili şikayetler aynı zamanda Abhazya’ya da ulaşıyor. Eleştiriler sadece Çerkes Gençlerin değil, Abhazya Cumhuriyeti Adige Xase (AKhRA) üyelerinin de foruma katılmasına izin verilmemesine yönelik. Bahsi geçen örgüt Abhazya’da yaşayan binlerce Çerkes’in aileleri ve yakınlarıyla beraber, çoğu 1992 yılındaki Abhaz-Gürcü savaşına katılmış gazileri de temsil ediyor. AKhRa üyeleri açıklamalarında, Nalçik’te düzenlenen forumu "utanç verici" bir gelişme olarak niteliyor, yerel web sitelerinde geniş ölçüde yer alan haberlerde ise, Kabardey Adige Xase liderlerini rejimin kulları olarak gördüklerini belirtiyor ve kendilerine göre liderlerin Çerkes milliyetçiliği idealine ihanet ettiklerinin altını çiziyorlar. (http://www.elot.ru/main/index.php?option=com_content&task=view&id=1204&Itemid=1).
Kabardey-Balkar Binicilik Federasyonu Başkanı İbrahim Yağanov, genç aktivist gruba dahil olmamakla bilikte, faaliyetlerine açık destek verdiğini açıkladı. Yağanov gazetecilere yaptığı açıklamada Kabardey-Balkar’da gizli servisin kontrolünü reddeden her hareketin "benzeri görülmemiş baskılar" yüzünden zarar göreceğini belirtti. Resmi olarak seçilmiş birisi olmamasına rağmen Yağanov’un açıklamaları önemli. Yağanov Çerkes gruplar arasında ve kamuoyunda popüler çünkü 1992 yılındaki Abhaz-Gürcü savaşında Gürcülere karşı göstermiş olduğu askeri hüner sayesinde Abhazya kahramanı ünvanını elinde bulunduruyor. "Arkadaşlarımız sürekli olarak İçişleri Bakanlığı’na ve FSB’ye çağırılıyor" diyor. "Bizi yakından izliyor, telefonlarımızı dinliyorlar, KGB’nin kullanmış olduğu yöntemlerin aynılarını kullanıyorlar." (http://www.caucasustimes.com/article.asp?id=20003).
Yağanov Rus Gizli Servisi’nin Hükümet’ten şu anda Kafkasya’daki "teröre" karşı yürütülen mücadele için ayrılan ödenekle aynı tutardaki finansal ve kariyer olanaklarından faydalanmak adına şiddet içermeyen ve radikal olmayan Çerkeslere yönelik planlar yaptığından emin olduğunu söylüyor. Ve ekliyor: "Fakat gizli servis için direnişçilere göre biz çok daha kolay hedefleriz, çünkü direnişçilerin yanında biz, gizli servis çalışanlarının canlarını tehlikeye atmıyoruz. Bizi ayrılıkçılıkla suçlamalarının ana nedeni bu."
Çerkesya’nın merkezinde bir diğer bağımsız gençlik hareketi de 2008 Kasım’ında, Çerkes Kongresi’nin, akraba Abazalarla birlikte azınlık olarak yaşadıkları Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti’nin başkenti Çerkesk’te “Ulusal Kongre” çağrısıyla yükseldi.
Hareketin her bir üyesi FSB tarafından sorguya çekildi. Yerel medya organlarında yer alan bazı makalelere göre, bazı Çerkes Kongresi liderleri, FSB tarafından kongre sırasında nelerin tartışılacağı yönünde FSB kanadından açık talimat aldıklarını açığa vurmuşlardı. Ne yazık ki, sosyal hareketler ile ilgili bu yöntem tam olarak, Rus FSB’si tarafından tüm ülkede uygulanan bir taktik.
Ne var ki, FSB Çerkesk’te tam olarak etkili değil. Forum sırasında devlet tarafından hazırlanmış sadık açıklamaların bir çoğunun ortasında, genç liderler kürsüye doğru yürüdüler. Bağımsız genç Çerkes Kongresi’nin lideri olan Ruslan Keshev kürsüye çıkarken, Adige Xase üyesi iki kişi tarafından engellendi ve yapacak olduğu konuşmaya mani olunmak istendi. Olaylar, 2000 kişinin hazır bulunduğu oditoryumda resmi yetkililerin Keshev’i kürsüden itmesiyle zirveye ulaştı. Keshev’in direnci sonuç verdi ve katılımcılara, Kuzey Kafkasya’da üç parçaya bölünmüş olan Çerkesleri tekrar bir araya getirecek olan "Birleşik Çerkesya" planını sundu. Çerkesya, sonu "büyük göç" ve "etnik temizlik"le noktalanacak ve modern araştırmacılar tarafından 19.yy’ın ilk soykırımı olarak görülen "Çerkes Soykırımı" ile bitecek olan Rus kolonyalizmine karşı 101 yıl direnç göstermişti.
Çerkesk’te sunulan plan bağımsız bir devleti işaret etmemekle birlikte, içerikte de hedeflendiği gibi sadece Adigey, Karaçay-Çerkes ve Kabardey-Balkar bölgelerinin birleştirilmesini öngörmekle sınırlı. Keshev, Çerkeslerin Kremlin’den olağanüstü bir taleplerinin olmadığını, ve taleplerinin Rusya Başbakanı Vladimir Putin’in açığa vurduğu, "bölgelerin büyütülmesi" (ukrupneniye regionov), olarak adlandırılan, Kremlin’in yönetim reformu planının temelini oluşturan, hükümet projesi kapsamında değerlendirilebileceğini belirtiyor.
Kremlin’in planı Çerkeslerin teklifi ile çelişiyor. Kremlin’in projesine göre her üç Çerkes Cumhuriyeti Rusya’nın üç farklı bölgesine eklemlenecek. Adigey Krasnador Kray’a, Karaçay-Çerkes Stavropol Kray’a bağlanacak ve Kabardey-Balkar, Dağıstan ve belki Osetya ile birlikte farklı bir bölgeye dönüştürülecek.
Çerkes milliyetçilerine göre, Kremlin’in planı, tam anlamıyla bir asimilasyona ve Çerkes ulusunun tamamıyla yok oluşuna sebep olabilir.
Birleşik Çerkesya planı, Çerkesk’te kamuoyuna sunulduğunda, Çerkes Kongresinin daha önceki görevinden istifa eden bir üyesine göre, odiyotoryumda hazır bulunanlar Keshev’i ayakta alkışladılar ve Çerkes Ulusal Marşını seslendirmeye başladılar. Ve açık olarak çalışmaya devam edemeyeceğini ekledi: "Kimse yapamaz. El ve ayaklarınızdan zincire bağlanmış durumdasınız. Size istedikleri herşeyi, ne zaman isterlerse yapabilirler ve sonunda sizi öldürürler ki bu size göz yummalarından çok daha kolaydır. Bu sebep yüzündendir ki Çerkes hareketleriyle daha fazla beraber çalışamam."
Birleşik Çerkesya plan ve fikri geçtiğimiz Kasım ayından beri ciddi olarak tartışılıyor. Konu Çerkes web siteleri tarafından aktif bir şekilde konuşuluyor ve tartışmaya katılanların çoğuna göre de kabul görüyor. (http://www.adygi.ru/index.php?link=newsanons&action=show&id=569)
6 Nisan’da Çerkes Gençliği İnsiyatifi "tek bir ulus, tek bir gelecek" şeklinde, asıl amacı ulusun resmi etnik kimliğini değiştirmek isteyen, bunun yanında tüm Çerkes boylarını (Kabardey, Çerkes, Adige, Şapsığ vd.) kapsayan yeni bir projeyi kamuoyuna sundular. (http://www.elot.ru/main/index.php?option=com_content&task=view&id=1186&Itemid=1)
Çerkes Gençliği İnsiyatifi genel olarak Çerkes Cumhuriyetlerindeki çok kısıtlı internet ulaşımı imkanına rağmen popülaritesini arttırdı. Yine de genç aktivistler tüm gönüllülerin katılımıyla, binlerce bildiri basıp, bunları her bir evin posta kutularına dağıttılar.
Proje kapsamındaki tüm sloganlar arasında "Özgürlük Rüzgarı Yaklaşıyor!" gibi, bu makalenin başında da alıntılanmış, bazı karakteristik olanlar da vardı.
Çerkes Gençliği İnsiyatifi’ni yakın gelecekte neyin beklediği, sadece lokal anlamda önem taşıyan bir konu değil, Rusya’daki demokrasinin durumuyla da yakından ilgili. Acaba Rus devleti, şiddet içermeyen bu demokratik hareketleri dinleyecek mi, yoksa onların daha da radikalleşmesine sebep olacak baskılar mı uygulayacak? Etnik Rus siyaseti her zaman için, demokratik eğilimleri görmezden gelir; bu nedenle, kötümser beklentiler gerçeğe daha yakın duruyor gibi.
Fatima Tlisova
17 Nisan Jamestown Foundation
Çeviri: Kafkasya Forumu
Comments
No comment